Vali Arslan, Bu zaferin adı Türkiye'dir
Bartın’da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinliklerindeki coşku Cumhuriyet Meydanında gerçekleşen anma programı ile doruğa ulaştı.
Yüzlerce kişinin doldurduğu alanda renkli kareler oluştu. Şehit yakınları, gaziler, engelli vatandaşlar ve çocuklarda meydanda yerlerini alarak yaşanan coşkuya ortak oldu.
Anmak ve unutmamak için bir aradayız
Anma etkinliklerinde konuşan Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, “Bugün burada, milletimizin iradesine pranga vurmak isteyen karanlık odaklara karşı yazılmış büyük bir destanın, 15 Temmuz’un yıldönümünde, tarihimizin en karanlık gecelerinden birini aydınlığa çeviren asil milletimizin ve kahraman güvenlik güçlerimizin destansı direnişini anmak ve unutmamak için bir aradayız. 15 Temmuz 2016 gecesi canlarını feda ederek vatan uğruna şehit düşen kahramanlarımızı rahmetle yad ediyor, gazilerimize ise sonsuz şükranlarımı sunuyorum.” Dedi.
Bu aziz millet, hiçbir zinciri kabul etmedi
15 Temmuz gecesinin karanlık planların millet iradesine kelepçe vurmak için sahneye çıktığı bir gece olduğunu vurgulayan Vali Arslan, “Bundan tam dokuz yıl önce, 15 Temmuz 2016 gecesi, hainliğin, ihanetin, acımasızlığın ve karanlık planların millet iradesine kelepçe vurmak için sahneye çıktığı bir geceydi. Milletimizin arasına sinsice sızan Fethullahcı Terör Örgütü, yıllar boyunca eğitimi, dini, hukuku ve devletin tüm kurumlarını istismar ederek bir ihanet şebekesi kurmuştu. Ve o gece, bu ihanetin en karanlık yüzünü gösterdi. Ama unuttukları bir şey vardı. Tarih boyunca birçok işgale, ihanete ve zorluklara tanıklık etmiş bu aziz millet, İstiklal Marşı’mızın büyük şairi Mehmet Akif Ersoy’un “Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!” dizelerinde de ifade ettiği gibi hiçbir zinciri kabul etmedi. Hiçbir ihaneti cezasız bırakmadı. Ve hiçbir zaman esareti kaderi olarak görmedi. Bayrağını yere indirmedi, ezanlarını dindirmedi. O gece de öyle oldu.” diye konuştu.
O gece zaferin adı Türkiye’ydi
15 Temmuz gecesi milletin canı pahasına demokrasisine sahip çıktığının da altını çizen Vali Arslan, “O gece, milletimiz “Vatan söz konusuysa gerisi teferruattır” diyerek, canı pahasına demokrasisine, bayrağına ve devletine sahip çıktı. Tanklar köprüleri tutarken, uçaklar alçaktan uçarken, feraset sahibi necip milletimiz korkuya teslim olmadı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın dirayetli liderliği, o gece milletimize yol gösteren bir meşale oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla yüzbinler meydanlara aktı. Hainler F-16’larla gazi meclisimizi bombalarken, milletin temsilcileri dimdik ayakta kaldı. O gece zaferin adı Türkiye’ydi. Cesaretin ve kahramanlığın adı Türkiye’ydi. İnancın, iradenin ve direnişin adı Türkiye’ydi. Çünkü Çanakkale’de düşmana “dur” diyen Mehmetçik’ten, İstiklal Harbi’nde canını vatana adayan kahramanlara, 15 Temmuz gecesi meydanlara inip tanklara karşı duran aziz milletimize kadar her zaferin arkasında aynı ruh vardı. Bağımsızlık aşkı, vatan sevgisi ve millet iradesi.” Şeklinde konuştu.
Bu milletin iradesine zincir vurulamayacağını haykırmıştır
Darbe girişiminin sonrasındaki süreçte günlerce süren demokrasi nöbetleriyle Türkiye’nin hem dünyaya hem de içerdeki hain odaklara milletin iradesine zincir vurulamayacağını haykırdığını da sözlerine ekleyen Vali Arslan, “Tarih, bizlere şunu öğretmiştir. Bu topraklarda özgür ve bağımsız yaşamak, sürekli bir mücadele ve fedakârlık gerektirmiştir. Ama Türk milleti, hangi zorlukla karşılaşırsa karşılaşsın, sarsılmaz bir iradeyle dimdik ayakta durmayı başarmıştır. O gece silahların karşısına yüreğiyle ve iman gücüyle çıkanlar, vatanı uğruna gözünü kırpmadan şehadete yürüyenler bu toprakların gerçek kahramanlarıdır. O gece sokaklara dökülen yüz binlerce vatandaşımızın her biri, Türk Silahlı Kuvvetlerinin gerçek vatansever mensupları ve kahraman güvenlik güçlerimiz Türkiye’nin şanlı direnişine adını yazdırmıştır. Onların gösterdiği o kahramanlık destanı, gelecek nesillerin yolunu daima aydınlatacaktır. Bu topraklarda var olmanın bedelini şehitlerimiz ve gazilerimiz ile ödediğimiz 15 Temmuz gecesi, o bedeli ödemeye hazır milyonların olduğu bir kez daha görülmüştür. 253 vatan evladının şehadete erdiği, 3 bin 737 kardeşimizin gazilikle şereflendiği o geceden sonra, günlerce süren demokrasi nöbetleriyle Türkiye hem dünyaya hem de içerdeki hain odaklara bu milletin iradesine zincir vurulamayacağını haykırmıştır. Bartınlı hemşehrilerimizin de bu şanlı direnişte gösterdiği birlik ve dayanışma ruhu hafızalarda daima yaşayacaktır. Her şehidimiz bu milletin sinesinde bir yıldız gibi parlamaktadır. Her gazimiz, cesaretin ve vatan sevgisinin ete kemiğe bürünmüş halidir. Onların aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyor, bu uğurda verdikleri mücadeleyi sonsuza kadar yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.” Dedi.
Hangi planı kurarlarsa kursunlar, nafile
Vali Arslan konuşmasının devamında ise, “15 Temmuz’u ve kahramanlarını unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız! 15 Temmuz, sadece bir direnişin değil, aynı zamanda yeniden dirilişin adıdır. 15 Temmuz gecesi gösterilen kararlılık, sadece bir darbeye karşı koymak değil, aynı zamanda Türkiye’nin istikbaline, bağımsızlığına ve kutlu yürüyüşüne sahip çıkmaktır. Bu zafer, geçmişin olduğu kadar geleceğin de teminatıdır. Bugün bizlere düşen görev; sadece 15 Temmuz’u anmak değil, aynı zamanda anlamaktır. Bu milletin ne büyük bir badire atlattığını her fırsatta hatırlamak ve hatırlatmaktır. Gençlerimize bu ihaneti anlatmak, vatanına ve milletine sadakatle bağlı bireyler yetiştirmektir. O gece gösterilen cesaretin, fedakârlığın ve birlik ruhunun takipçisi olmak; bu ülkeye ihanet etmeye kalkanlara, üzerine oynanan kirli oyunlara ve projelere karşı her zaman uyanık ve dikkatli olmak; birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi korumaya devam etmek, demokrasimize sonuna kadar sahip çıkmaktır. 15 Temmuz’un bize öğrettiği en önemli ders, millî birlik ve beraberliğin her zorluğun üstesinden gelebileceğidir. Bu bilinçle hareket ettiğimiz sürece, ülkemiz daha güçlü bir şekilde yarınlara yürüyecektir. O yüzden diyoruz ki, ne yaparlarsa yapsınlar, hangi planı kurarlarsa kursunlar, nafile. Milletimizin basireti, vatan sevgisi ve sağduyusu onların oyunlarını her zaman bozmuştur, bozmaya da devam edecektir. Bu ihanetin adı FETÖ ise, bu direnişin adı millettir. Bu hainliğin adı karanlıksa, bu zaferin adı Türkiye’dir. Ve bu ülkenin yazgısını, sadece milletin kendisi yazar! Bugün bir kez daha haykırıyoruz: Milletin iradesinin üstünde hiçbir güç tanımıyoruz! 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü’nü kutladığımız bu anlamlı gün vesilesiyle; yüzyıllardır üzerinde yaşadığımız toprakları bizlere vatan kılan aziz şehitlerimize ve 15 Temmuz gecesi şehadete yürüyen kardeşlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına ve aziz milletimize başsağlığı diliyor, gazilik şerefine erişen kahramanlarımıza sağlık, sıhhat ve afiyet temenni ediyorum. Aziz milletimizin 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü’nü en kalbi duygularımla kutluyor; birlik, beraberlik ve huzur içinde nice yarınlara ulaşmayı temenni ediyorum. Rabbim bu milleti bir daha böyle imtihanlarla sınamasın. Birliğimiz daim, mücadelemiz kutlu olsun. O geceyi aydınlık sabahla buluşturanlara bin selam olsun.” İfadelerinde bulundu.