Ulukaya bayram tatilinde ziyaretçi akınına uğradı

Bartın'a bağlı Ulus ilçesindeki Ulukaya, Ramazan Bayramı tatilinde ziyaretçi akınına uğradı

Bartın’ın Ulus ilçesine 17 km. mesafede bulunan doğa harikası Ulukaya gerek sosyal medyada ki tanıtımları gerekse ziyaretçilerinin övgüleriyle her geçen gün bilinirliğini artırıyor.

İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa, Tekirdağ gibi birçok ilden bayram tatili için memleketlerine gelen gurbetçilerde 9 günlük Ramazan Bayramı tatilinde Ulukaya’yı es geçmediler. Özellikle havaların güneşli ve sıcak olduğu günlerde Ulukaya’nın ziyaretçi sayısı üst seviyelere ulaştı.

10 Metre genişliğinde bir kaya oyuğu içinden çıkan suyun, yaklaşık 20 Metre yükseklikten düştüğü Ulukaya, ziyaretçilerini kendisine hayran bırakırken ilk kez görenler Ulukaya’yı muhteşem güzelliğe sahip bir doğa harikası olarak nitelendirdiler.

Ulukaya, Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden tatil için Bartın’ı seçen ziyaretçilerinde ilgi odağı oldu.

Ulukaya’da hatıra fotoğrafları çektiren ziyaretçiler bozulmamış doğası ile Ulukaya’nın eşine benzerine zor rastlanan bir güzellik olduğunu ifade ettiler. 

Batı Karadeniz için önemli bir turizm bölgesi olan Ulukaya günden güne tanınırlığını artırırken yerli ve yabancı turistlerinde ilgisi gittikçe artıyor. 1 km. uzunluğunda ki kanyonda kayaların arasından fışkıran suyun döküldüğü alanı görüp fotoğraf ve video kaydı yapan ziyaretçiler kanyonun başlangıç noktasında bulunan dinlenme alanında yanlarında getirdikleri yiyecek ve içeceklerin yanı sıra köylüler tarafından yapılan çay ve gözleme ile doğanın sunduğu muhteşem görselliğin yanında unutulmaz bir ziyafet imkanı buluyor. Bayram süresince ziyaretçi akınına uğrayan Ulukaya her mevsimde gerçek doğa güzelliğine gözleriyle şahit olmak isteyenlere açık davette bulunmaya devam ediyor.

Doğa harikası bir yer 

Ulukaya’nın eşsiz bir güzelliğe sahip olduğunu kaydeden Cenk Torun, “Kastamonu’dan Amasra’ya gitmek için yola çıkmıştık. Yoldayken buraya uğramayı düşündük ve iyi ki gelmişiz. Doğa harikası bir yer. Kastamonu’da da doğal güzellikleriyle meşhur yerler var ancak Ulukaya başka bir atmosfer sunuyor. Bence Ulukaya daha çok tanıtılmalı ve buradaki turizm imkanları artırılmalı.” Dedi.

Yeniden geleceğiz

İstanbul’dan Bartınlı komşularını bayram ziyaretine gelen Ünal Güney ise, “İstanbul’da oturuyoruz. Orada Bartınlı komşularımız var. Onları ziyaret etmek ve Bartın’ı gezmek için geldik. Bize Amasra’yı, Güzelcehisar’ı ve Ulukaya’yı önerdiler. İstanbul gibi hemen hemen her yeri betonlaşmış bir şehirden buraya gelmek bambaşka bir duygu. Burada her yerde yeşil hakim. Ulukaya’da inanılmaz güzel bir yer. Bugüne kadar ilk kez bir su kaynağının çıkış noktasını görmüş olduk. Bize burayı tavsiye eden arkadaşlarımızın ne kadar haklı olduklarını anladık. Fırsat olursa Bartın’ı ve doğal güzelliklerini görmek için yeniden geleceğiz.” Şeklinde konuştu.

Ulukaya hakkında bilinmesi gerekenler

Ulus içesine 17 km. uzaklıkta ve Ulukaya köyü'nün doğu yönünde olan Ulukaya Şelalesi Ulus Çayı üzerindedir. Şelale 10 metre genişliğinde bir kaya oyuğu içinden çıkan suyun, 20 metre yükseklikten düşmesiyle oluşmaktadır.

Ulus çayına dökülen ve 30-40 metre genişliğinde bir gölet oluşturan suyun debisi 200-250 lt/sn’dir. Kanyonun uzunluğu yaklaşık 1 km. yüksekliği 35 metredir. Şelalenin suyu yaz aylarında azalsa da hiç kuruduğu görülmemiştir. Şelalenin kış aylarında suyu artmakta birlikte debisi de buna paralel yükselmektedir.

Şelale bir kanyonun içinden çıkmakta olup bu kanyon yaklaşık olarak 1 km. uzunluğundadır. Kanyonda yarım tünel şeklinde Drahna ile ulaşımı sağlamak için 1962 yılında yabancılar tarafından yol açılmıştır. Bu yolun yapımında kayaları parçalamak için dinamit kullanılmıştır. Yolun yapımında köyde yaşayan vatandaşlarında çalıştığı bilinmektedi. Yolun yapımı 1964 yılında tamamlanmış ve açılışı da 1964 yılında yapılmıştır.

Şelalenin daha yakından görünmesini ve Drahna ile ulaşımı sağlayan geçide Orman Mühendisi Âlâettin Yazıcıoğlu'nun adı verilmiştir.

Yolun yapımı sırasında parçalanan kayalar Uluçayı doldurmuş ve kış ayında yaşanan sel ile bazı büyük taşlar köyün içine kadar gelmiştir.

Geçidin yapımı sırasında Uluçay'daki birçok balığın zarar gördüğü ve hatta bazı balık türlerinin yok olduğu kaydedilir.

Ulukaya Kanyonu ve Uluçay'da balık açısından alabalık, tatlı su balığı, yengeç, kayabalığı gibi balık türleri de görülmektedir. Doğal hayatın bir parçası olan su yılanları, kurbağalar, su semenderleri gibi su canlıları da derelerde görülmektedir. 

Köyde yaşayan insanlar içme suyu ihtiyaçlarını ise kanyonun girişindeki kayanın dibinden çıkan kaynak suyundan karşılamaktadır. Yaz aylarında suyun azalmasıyla birlikte şelalenin hemen altına konulan su borusu ile de köyün şebeke suyu beslenmektedir. 

Şelalenin Ulukaya Köyü sınırları içinde bulunması nedeniyle adı da Ulukaya Şelalesi veya çağlayanı olarak anılmaktadır. Şelaleden akan suyun bir kısmı 17 km. uzaklıktaki Ulus ilçesine kadar döşenen bir boru hattı ile içme suyu sağlamak amacıyla kullanılmaktadır.

Doğal köy hayatının devam ettiği Ulukaya Köyü'nde konaklamak için pansiyon bulunmaması gelenlere sadece günü birlik ziyaret imkanı sunmaktadır.

Ulukaya mitolojik hikayesi

Şelaleyle ilgili mitolojik hikayeye göre, geçmişte bölgede yaşayan uzun boylu ve iri vücutlu Selamnos, ormanlık alanda karşılaştığı, çevrede güzelliğiyle ünlü Hera'ya aşık olur.

Güneşin ağaçların arasından zor girdiği ve orman güllerinin güzellik kattığı alanlarda aşklarını yaşayan gençler, Hera'nın ailesinin karşı çıkmasına karşın bir süre sonra evlenir.
Çiftin evliliğinin ilk yıllarındaki mutluluk, Selamnos'un anlaşılamayan ve uzun süren rahatsızlığı nedeniyle zayıf, çelimsiz ve çirkin hale gelmesiyle bozulmaya başlar. Hera, artık seven değil, eşinden nefret eden kadın haline dönüşerek Selamnos'tan sürekli uzak durur.

Eşinin kendisinden nefret etmesine üzülen Selamnos, Ulukaya'nın zirvesine çıkarak Hera'nın ismini haykırıp, kendini boşluğa bırakır. Aşk tanrısı Eros, aşk acısının böyle sonlanmasını istemediğinden Selamnos'un bedenini yere değer değmez, şelaleye dönüştürerek suyu kutsar.

Kutsiyete göre, her kim şelaleden su içerse, mendilini ıslatırsa ya da yüzünü yıkarsa Selamnos'un acıları azalır, içinde yeni ya da geçmişten kalma aşk acısı yaşayanlar da bundan arınır.

Bakmadan Geçme