Tören düzenlendi
Bartın İl Müftülüğü tarafından düzenlenen ve iki gün süren Baba Okulu Semineri, Hendekyanı Erkek Kur'an Kursu'nda gerçekleştirilen kapanış programıyla sona erdi.
Bartın İl Müftülüğü tarafından düzenlenen ve iki gün süren Baba Okulu Semineri, Hendekyanı Erkek Kur’an Kursu’nda gerçekleştirilen kapanış programıyla sona erdi.
Seminere katılan İl Müftüsü Ömer Keskin, eğitimleri başarıyla tamamlayan din görevlilerine katılım belgelerini takdim etti.
Seminerde, babalığın sorumlulukları, dijital çağın çocuklar üzerindeki etkileri ve bilinçli ebeveynlik konuları ele alındı. Kapanış programında konuşan Müftü Keskin, dijital çağda babalığın karşılaştığı zorluklara dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: “Eskiden babalar çocuklarını sokağın tehlikelerinden korumaya çalışırdı. Uyuşturucu, kötü arkadaş çevresi, zararlı alışkanlıklar gibi tehditler dışarıdaydı. Şimdi ise tehdit evimizin içinde, hem de en mahrem alanlarımızda. Oturma odasında, çocuğumuzun odasında, hatta yanımızda otururken bile akıllı telefon, tablet ve bilgisayarlar aracılığıyla çocuklarımızın dünyasına ulaşabiliyor. Ahlaki yozlaşma, zararlı içerikler artık tek bir tık uzağımızda. Gözümüzün önünde olan evlatlarımızın zihinleri, hiç fark etmeden kirlenebiliyor.
“Dijital farkındalık, modern babalığın temelidir”
Evlatlarımızı sadece okulda başarılı olmaya değil; ahlaklı, vicdanlı, bilinçli bireyler olmaya yönlendirmeliyiz. Bugünün çocuğu sosyal medyada büyüyor, dijital dünyada şekilleniyor. Onları bu dünyanın içinde yalnız bırakırsak, kendilerine yanlış rehberler bulabilirler. Onlara doğru kaynakları göstermeli, güvenli içerikleri öğretmeliyiz. Bu bizim hem babalık, hem kulluk görevimizdir.”
“Diyanet dijitalde rehberlik ediyor; peki biz ne kadar destek veriyoruz?”
Diyanet İşleri Başkanlığımız, sosyal medya platformlarında gençlerimizin, kadınlarımızın, erkeklerimizin hatta yaşlılarımızın ilgisini çekebilecek, eğitici ve yol gösterici çok değerli içerikler üretiyor. Ben de şahsen bu sayfaları yakından takip ediyor, istifade ediyorum. Ancak üzülerek ifade etmeliyim ki, camiamızda 140 bin kişilik büyük bir personel gücümüz olmasına rağmen bu sayfalara yeterli destek sağlanmıyor. Bu içerikler beğenilmiyor, paylaşılmıyor, yorum yapılmıyor. Oysa bu da bir irşad faaliyetidir. Tıpkı bir vaaz gibi, bir hutbe gibi bu da insanları hakikate davet etmenin modern yoludur. Bugün bir içerik paylaşırsınız; belki bir kişi onu görür, bir dua etmeye başlar, bir günahı terk eder. Kim bilir, belki de birinin kalbine bir ışık düşürürsünüz. Ve inanın, bu bile Allah katında ecrini bulan bir amel olur.
“Evlatlarımıza dijital rehberlik etmeyi öğretelim”
Gelin, evlatlarımıza sadece haramdan uzak durmayı değil, bilgiyle dolu, güvenilir kaynakları da tanımayı öğretelim. Onlara Diyanet sayfalarını gösterin. ‘Bak, burada senin anlayacağın dilde çok güzel bilgiler var’ deyin. Paylaşımları birlikte izleyin. Bu bir baba-oğul, anne-kız sohbeti için de kıymetli bir fırsattır. Dijital dünyayı tamamen dışlamak değil, bilinçli şekilde yönlendirmek gerekir. Biz rehber olursak, onlar da doğru yolu daha kolay bulurlar. “Ve unutmayın ki; sadece camide verdiğiniz hutbe değil, sosyal medyada paylaştığınız bir video, beğendiğiniz bir gönderi de aynı etkiyi yapabilir. Bugünün dijital çağında irşad artık çok yönlüdür. Bizler bu yolda örnek olalım ki, ümmetin geleceği olan çocuklarımız da doğru olanı görebilsin.”
Program sonunda, katılımcı din görevlilerine belgeleri takdim edildi ve günün anısına hatıra fotoğrafı çekildi.
