Milletvekili Bankoğlu Amasra'da

CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, Amasra'daki programına CHP Amasra İlçe Başkanlığı'nı ziyaret ederek başladı.

CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, Amasra’daki programına CHP Amasra İlçe Başkanlığı’nı ziyaret ederek başladı. 

Partisinin İlçe Başkanı olarak seçilen Ogün Basançelebi ve yeni yönetime başarılar dileyen Bankoğlu, görüşmelerinde yerel çalışmalar hakkında görüş alışverişinde bulunduklarını belirtti. Amasra İlçe örgütü ile birlikte Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır’a giden heyet, ardından ilçeyi karış karış gezerek vatandaşla temas kurdular.

Yeni yılda küçük esnafı bir kabus bekliyor

Bankoğlu basına yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Genel Başkanımız Özgür Özel’in de söylediği gibi Tayyip Erdoğan fakir sevmiyor ya da zengin seviyor diyelim. Bunun pek çok ispatı var ancak yeni yılda küçük esnafı bir kâbusun beklediğini biliyoruz. Hiçbir şey yolunda değilken milletin sırtına daha ne kadar binecekler derken küçük esnafı kökten bitirme planı yaptılar. Sadece Amasra’da odaya kayıtlı 700’e yakın esnaf var. Hükümetin harikalar yaratacak diye getirdiği İngiliz vatandaşı Hazine ve Maliye Bakanı vergi üzerine vergi icat ediyor. Can çekişen küçük esnafı yeni vergi ve stopaj düzenlemeleri ile mahvedecek. Hem de Amasra gibi otel ve restorancılığın önemli bir geçim kaynağı olduğu yerlerde, zar zor ayakta duran işletmelere vereceği zararı anlamak zor değil. 2026’da her şey daha zor olacak. İşverenden çalışanına kadar küçük esnaf olarak geçimini sağlayan işletmelerde kâbus günleri yaklaşıyor. 

Yeni düzenlemeler turizm sektöründeki esnafı da bitirecek

Yeni düzenlemeyle özellikle turizm bölgelerinde faaliyet gösteren otel, pansiyon, restoran, kafe ve lokantalar artık basit usule tabi olamayacak. Gerçek usule geçerek KDV mükellefi olacak, geçici vergi ödeyecek, e-fatura, e-defter, e-arşiv sistemlerine geçmek zorunda kalacak. Bunlar yetmezmiş gibi mali müşavirle çalışmak ve düzenli beyanname vermekle yükümlü olacak. Sadece KDV yükü bile esnafı bitirmeye yeter. Bu durum, küçük ölçekli butik oteller, aile işletmesi restoranlar ve sezonluk çalışan işletmeler için müthiş bir maliyet artışı demek. Diyelim ki 5 odalı pansiyonunuz var veya 20 masalık esnaf lokantanız… Yıllık cirosu sınırlı olmasına rağmen büyük işletmelerle aynı vergi rejimine tabi tutulacak. Bu da onların muhasebe giderlerini, belge düzeni ve denetim yükünü artıracak. Bu yetmezmiş gibi oteller stopaj kalksın isterken stopajı artırmayı planlıyorlar. Herhangi bir yer ile Amasra gibi turistik bölgedeki kira farklılıklarını da unutmayın. Yurt dışında tatil yapmanın bile Türkiye’den daha ucuz hale geldiği, Yunanistan marketlerinden ucuz alışveriş için tur yapılmaya başlanmış bir yeni Türkiye’den bahsediyorum. Sözün özü 2026, AKP’nin Küçük Esnafı Bitirme Yılıdır.

Gittiğimiz her yerde vatandaş illallah etmiş vaziyette

Bankoğlu ekonomik politikaları da eleştirirken geçici vergi indirimi, düşük faizli kredi, çiftçiye sübvansiyon, kira stopaj muafiyeti beklenirken hükümetin tam tersi yönde politikalarla halkı ezdiğini dile getirdi. 

Bankoğlu şöyle devam etti: “Millet geçici vergi indirimi, düşük faizli kredi, çiftçiye sübvansiyon, kira stopaj muafiyeti bekliyor. Kredi kartlarına takla attırarak borcunu öteleme ustası olmuş. İsraf şampiyonu hükümet ise ellerini ovuşturarak 2026’da vergilerden hazineye daha ne sokabiliriz derdinde. Üretim, istihdam değil dertleri. Satsınlar savsınlar, mirasyedi gibi yaşasınlar. Bilindiği gibi şimdi de Eskişehir’deki eşsiz hazinemizi nadir toprak elementlerini peşkeş çekmek için türlü numaralar yapıyorlar. Asgari ücreti, genel ücret politikası haline getirip ülkenin yarıdan fazlasını buna mahkûm edip açlık sınırı 30 bin liraya dayanmışken konuşulan artış oranını herkes görüyor. İşleri güçleri toplumu felaket şeylere ısıtmak. İnsan utanır. Sen her işi eline yüzüne bulaştır. Açlık sınırı 30 bine dayanmışken milleti 22 bin liraya mahkûm et. SGK’nın başındaki Meclis’e gelip komisyonda utanmadan emekli maaşları düşüklüğünü emeklilerin ölmemesine bağlayabiliyor. Tımarhanede duyulmayacak cümlelerle ülke yönetiyorlar. Amasra’da, Bartın’da, Ulus’ta, Kurucaşile’de gittiğimiz her yerde vatandaş illallah etmiş vaziyette. Sonlarının geldiğini bildikleri için partimize ve belediye başkanlarımıza nasıl uyduruk ve ucuz iftiralar attığını milletimiz görüyor. Bundan da anlaşılacağı gibi koltuk derdinden gayrı bir dertleri hiç olmamıştı ama şimdi korkuları daha da büyük. En basitinden Türk parasına imzasını attırdıkları Merkez Bankası Başkan Yardımcısının utanç verici yolsuzluklarını, organize işlerini yeni gördük. Kendi karasını örtemedikçe alıp bizim üzerimize atan, ömrünü tamamlamış bir hükümet bu. Fakat olan millete, aç kalan çocuklara, gençlere, emeklilere oluyor. Bu işten kurtulmanın yolu, milletin fikri hür, vicdanı hür milletimizdir. Bu yüzden de bütün güçleri ve kirli oyunlarıyla Cumhurbaşkanı Adayımız Ekrem İmamoğlu’ndan ve partimizden kurtulmaya, karartmaya çalışıyorlar. Milletin onlara verdiği yetkiyle görevlerini yapmıyor, koltukta nasıl kalırız derdindeler. Bize güvenen milyonlarla bu karanlıktan çıkacağız.”

 

Bakmadan Geçme