Maden kazasının sanıkları hakim karşısında

14 Ekim 2022'de yaşanan ve 43 madencinin şehit olduğu Amasra maden faciasının şüphelilerinin yargılamasına başlandı.

Maden kazasının sanıkları hakim karşısında
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Maden kazasının sanıkları hakim karşısında

14 Ekim 2022’de yaşanan ve 43 madencinin şehit olduğu Amasra maden faciasının şüphelilerinin yargılamasına başlandı. 10 işçinin de yaralandığı patlama sonrası yürütülen soruşturma kapsamında,  Amasra Müessese Müdürü C.Ö.,  Müdür Yardımcısı S. A. İşletme Müdürü S. E., İş Güvenliği ve Eğitim Başmühendisi V. S., başmühendisler V. S., M.T.,  maden mühendisleri L. A., İ. H. M. olmak üzere 8 kişi tutuklanırken, 15 kişi ise adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. Savcılığın hazırlamış olduğu 195 sayfalık iddianame Bartın 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilerek davanın ilk duruşması gerçekleştirildi. 

Şehit aileleri adalet istedi

Dün  sabah saatlerinde, 8'i tutuklu 23 sanığın yargılandığı duruşma öncesi Bartın Adliyesinin giriş katında oluşturulan duruşma salonunu etrafında polis ekipleri yoğun güvenlik önlemleri aldı. Mahkemeyi şehit madenci aileleri ve CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu başta olmak üzere, CHP İl Başkanı Selim Karakaş, Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır, avukatlar ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri de takip etti. 'Size lüks, şatafat, saltanat, işçiye açlık, yoksulluk ve ölüm. Bu mu kader?', 'Kaza değil katliam. Unutmadık, hesap soracağız', 'Hiçbir işin fıtratında ölüm yoktur' yazılı pankartlar açıldığı adliye önünde şehit madenci ailelerinden kimisi kardeşi, kimisi eşi kimisi de evladı için adalet istedi. 

Aileler: “Uzun bir adalet yolculuğu başlıyor” 

Ailelerden kardeşi için adalet isteyen bir şehit yakını “Bugün kardeşim için  hak ve  adalet için buradayız. İçimizdeki yangını biraz olsun söndürebilmek için buradayız. Bugün uzun bir yolculuk başlayacak” derken eşini madende şehit bırakan bir anne de “Yetim kalan çocuklar  ve adalet için buradayız. Adalet yerine buluncaya kadar biz buradan ayrılmayacağız” şeklinde konuştu. Oğlu adına suçluların ortaya çıkmasını isteyen acılı bir anne de “Ben oğlum için buradayım. Suçlular varsa ortaya çıksın” sözleriyle haykırdı. 

Bankoğlu: “Bu facia bir cinayettir”

Aileleri bu ilk duruşmada yalnız bırakmayan CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, Bartın Adliyesi önünden bir kez daha Amasra maden faciasının öngörülebilir ve önlenebilir olduğu için bir cinayet olduğunu yineledi. Yargı nezdinde sorumlulukların peşini bırakmayacaklarını kaydeden Milletvekili Bankoğlu şöyle konuştu:

“43 canımızı kaybettik. Ocağımıza ateş düştü. Acımız yüreğimizde ama öfkemiz asla dinmeyecek. Adalet yerini bulana kadar da ne ailelerimizin ne bizlerin ne de vicdan sahibi hiç kimsenin öfkesi dinmeyecek. Çünkü aylar önce burada yaşadığımız bu acı facia öngörülebilir ve önlenebilir bir kaza olduğu için bir cinayettir. Biz başından beri söyledik. Biz kez daha söylüyorum. Bir daha böyle facialar yaşanmaması için Amasra’nın da Soma gibi olmaması için adil bir yargılanma olabilmesi için bu süreci sonuna kadar takip edeceğiz. 

“Sorumlular yargılanana kadar bu işin peşini bırakmayacağız”

Ben bir milletvekiliyim ama aynı zamanda bir hukukçuyum. Bartın’ın bir kızı, bir hukukçu ve vicdan sahibi bir yurttaşı olarak ve bir milletvekili olarak maden şehitleri ailelerimize de biz bir söz verdik. Bu facianın yaşanmasında sorumluluğu olan her kimse asla sorumluluktan kaçamayacaklar. Asla bunun üzerinin örtülmesine müsaade etmeyeceğiz. Her ne kadar birileri emekli edilmiş olsa da yargı önünde hesap verecekler. Her ne kadar TTK Genel Müdürleri EYT’den emekli edilmiş olsa da birilerinin Meclis Araştırma Komisyonu raporuyla üzeri örtülmeye çalışılmış olsa da yemin olsun ki and olsun ki bu facianın sorumluları tek tek yargılanana kadar biz bu işin peşini bırakmayacağız. Asla bırakmayacağız. 

“TTK yetkileri ve Bakanlık denetçileri neden dosyada yok?”

Maden şehidi ailelerimiz yalnız değildir.     Mecliste bir araştırma komisyonu kuruldu. Adeta hayatını kaybetmiş bir madencinin, kendini savunamayacak olan bir madencinin üzerine atılmaya çalışılan bir manzarayla karşılaştık. Bu facianın sorumluları, Amasra’daki yetkililer bugün yargı önüne çıkacak. Ama sadece Amasra’daki yetkililer mi sorumlu? Bu Amasra Müessesi, Türkiye Taşkömürleri Kurumu (TTK) Genel Müdürlüğüne bağlı değil mi? TTK Genel Müdürlüğündeki yetkililer, Bakanlık denetçileri bir kez ifadeye dahi çağrılmadılar. Dosyaya dahil edilmediler. Neden? Bu işin üzerini örtmeye çalışanlara son kez söylüyoruz.  Bu işin hukuk alanındaki hesabını bu adliye soracak ama bu işin siyasi hesabını da biz soracağız ve maden şehitleri ailelerimizi asla yalnız bırakmayacağız. Asla yalnız değilsiniz ve asla yalnız olmayacaksınız.” 

Sağtekin: “Gerçek suçlular dışarıda”

Duruşmayı takip etmek için Bartın’a gelen kendisinin de maden mühendisi olduğunu ve bundan dolayı aslında bir madenci de sayıldığını ifade eden CHP Zonguldak Milletvekili Adayı Cemalettin Sağtekin “Esas katiller dışarıda. Esas katiler o siyasiler. Bakanlık koridorlarında, Çalışma Bakanlığının koridorlarında. Ama şimdi burada birkaç arkadaşımız içeride. Güya sadece onlar suçluymuş gibi bu mücadelenin sonuna kadar, geç kalan adalet, adalet değildir ama o adalet sağlanana kadar bu mücadelemize devam edeceğiz. O gerçek suçluları da bulacağız. Diğer sivil toplum örgütleriyle birlikte bu mücadeleyi  biz sonuna kadar sürdüreceğiz. Size söz veriyorum. 43 canımızı kaybettik. Umarım bu facialar daha yaşanmaz” dedi. 

Çakır: “Soma’yı unutmadan Amasra son olsun” 

Amasra faciasında bir sorumluluk sıralaması yapılacaksa bu sıralamada en az sorumluluğu bulunanların madende çalışan işçiler ve mühendisler olduğunu belirten Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır da “Amasra’da yaşadığımız büyük facianın ilk duruşmasına girmek üzereyiz. Aynı zamanda bu insanların elini sıkmış, çayını içmiş birisi olarak söylüyorum, bu kardeşlerimizin hepsi birisinin evladı, kardeşi, abisiydi. Biz onların davasının takipçisi olmaya devam edeceğiz. Biz bu ülkede Soma’yı yaşadık. Amasra artık son olsun. Bir sorumluluk sıralaması yapacaksak madendeki işçilerden ya da mühendislerden en az sorumluluğu alarak bu süreci takip etmek durumundayız. Buradaki esas mesela işçileri az sayıda istihdamla çalışmaya zorlayan sistemdir. Liyakat sorunu yaşayan idarecilerdir. Üretim baskısı yapan siyasettir. Biz bu gençlerimizin davasının sonuna kadar takipçisi olacağız” şeklinde konuştu. 

Bankoğlu: “Adalet Bakanını vicdanlara havale ediyorum” 

Aysu Bankoğlu ise Bartın Adliyesine girerken duruşmanın rahat bir ortamda görülmesi için Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile görüşmelerine rağmen Bakanlığın yer bulmadığını iddia etti. Gençlik ve Spor Bakanlığının Bartın Gençlik Merkezinin duruşma için kullanılma talebini “amacı dışında” olduğu gerekçesiyle reddettiğini ifade eden Bankoğlu, “Duruşma burada havalandırma boşluğu gibi bir yerde koridorda görülecek. Bunun için AKP milletvekilleriyle Adalet Bakanıyla görüştük. Ama nedense Gençlik ve Spor Bakanlığı duruşmanın rahatlıkla görülebilmesi için istenen Gençlik Merkezini “Amacı dışında kullanılmayacağı” bahanesini yani gerekçesini öne sürerek reddetti. Adliyemiz  yetersiz. Bu kamuya açık bir dava. Türkiye’nin dört bir yanından barolar geliyor. Herkes izlemek istiyor. AKP’nin temayül yoklamasına yer bulabilen Adalet Bakanlığı 43 madencimizi kaybettiğimiz bu facianın duruşması için bir yer bulamadı ya da bulmamayı tercih etti. Ben onları vicdanlara havale ediyorum” şeklinde konuştu. 

Her madenci için 25 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyorlar 

Mahkeme salonuna madenci yakınları ile avukatlar tek tek kimlik ibraz edilerek alınırken  Duruşmaya iddianamenin okunmasıyla başlandı. 116 müştekinin yer aldığı iddianamede, tutuklu Amasra Müessese Müdürü C.Ö, İşletme Müdürü S. E., İş Güvenliği ve Eğitim Başmühendisi V.S. ve Başmühendis M. T. hakkında yaşamını yitiren her madenci için 'olası kast ile öldürme' suçundan 25 yıla kadar hapis istendi. Yöneticiler hakkında ayrıca, 'olası kast ile kişinin yaşamını tehlikeye sokacak şekilde kasten yaralama' suçundan da ağır yaralanan 4 kişiden her biri için 4 yıla kadar hapis talep edildi. Diğer 4'ü tutuklu 19 kişinin ise 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapsi talep edildi.
 

Bakmadan Geçme