Kraliçe Amastris'in izinde

Bartın Üniversitesi (BARÜ), Ulus Meslek Yüksekokulu, Tapu ve Kadastro Programı öğrencileri, Amasra'da yer alan Amastris Antik Kenti kazı alanına teknik bir gezi gerçekleştirdi.

Bartın Üniversitesi (BARÜ), Ulus Meslek Yüksekokulu, Tapu ve Kadastro Programı öğrencileri, Amasra’da yer alan Amastris Antik Kenti kazı alanına teknik bir gezi gerçekleştirdi. 

Ziyaret kapsamında öğrenciler, Roma İmparatorluğu döneminin ekonomik gücünü ve kültürel zenginliğini yansıtan Stoa ve Bedesten gibi anıtsal yapıların tarihsel önemi hakkında Kazı Başkanı Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam’dan detaylı bilgiler aldı.
BARÜ tarafından 2024 yılından itibaren Kültür ve Turizm Bakanlığı adına sürdürülen kazı çalışmaları, milattan önce 300’lerden bu yana varlığını sürdüren Amastris Antik Kenti’nin geçmişine ışık tutuyor. Öğrenciler, kazı alanında yürütülen bilimsel çalışmaları yerinde gözlemleyerek, antik kentin adım adım gün yüzüne çıkarılışına tanıklık etme fırsatı buldu.

Anıtsal Stoa: Amasra’nın Tarihsel Derinliğinin Kanıtı

Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam rehberliğinde gerçekleştirilen incelemelerde öğrenciler, mermerden inşa edilmiş Stoa yapısının, Roma İmparatorluk Dönemi’ne ait ve günümüze kadar ayakta kalmayı başaran nadir örneklerden biri olduğunu öğrendi. 
Amasra’nın Geleceği: Ayağa Kalkacak Bir Antik Kent

Kazı alanındaki incelemeler sırasında, tapu-kadastro ve harita mühendisliği disiplinlerinin kültürel mirasın belgelenmesi ve korunmasındaki rolüne de dikkat çekildi. Öğrencilere, arkeolojik alanlarda yürütülen ölçme, haritalama ve sınır belirleme süreçlerinde kullanılan çağdaş teknikler tanıtıldı. Bu çalışmaların, mülkiyet verileriyle kültürel mirasın sürdürülebilir yönetimi arasındaki güçlü ilişkiye işaret ettiği vurgulandı.

Yapılan açıklamalarda, haritacılık ve kadastro uygulamalarının kültürel miras alanlarının belgelenmesi açısından büyük önem taşıdığı, iki alanın birbirini tamamlayan nitelikte olduğu ve disiplinler arası iş birliğinin ülkemizin tarihi değerlerinin korunmasına önemli katkılar sunduğu ifade edildi. Kazı çalışmaları titizlikle sürdürülürken hedef, Amasra’nın gelecekte Efes veya Aphrodisias gibi tamamen ortaya çıkarılmış, ziyaretçilere açık bir antik kent haline gelmesidir. BARÜ'nün bilimsel katkılarıyla sürdürülen bu çalışmalar, hem bölgenin kültürel mirasına ışık tutmakta hem de öğrencilere uygulamalı arkeolojik deneyim kazandırmaktadır.

Ziyaretin ardından Tapu ve Kadastro Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. Dr. Eren Gürsoy Özdemir, kazı çalışmasına katkı sunan kurum ve kişilere teşekkür ederek şu ifadeleri kullandı: “Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izin ve destekleriyle yürütülen bu değerli kazı çalışmalarına ev sahipliği yapan Bartın Üniversitesi’mize, kazı başkanı Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam ve ekibine öğrencilerimize gösterdikleri yakın ilgi ve paylaştıkları kıymetli bilgiler için içtenlikle teşekkür ediyorum. Bu tür saha çalışmaları, öğrencilerimizin mesleki perspektiflerini geliştiren, kültürel mirasın korunmasına yönelik farkındalıklarını artıran ve teorik bilgilerini uygulama fırsatı sunan son derece anlamlı deneyimlerdir.”

Teknik gezi, öğrencilerin antik kentin kültürel miras alanlarında gerçekleştirdiği toplu fotoğraf çekimleriyle son buldu.

Bakmadan Geçme