'Yapılamaz denilenleri yaptık'
Bartın Üniversitesindeki 8 yıllık rektörlük görevini Prof. Dr. Ahmet Akkaya'ya devreden Prof. Dr. Orhan Uzun, görevini büyük bir onur ve gönül rahatlığı ile devrediyor olmanın gururunu yaşadığını söyledi.
Bartın Üniversitesindeki 8 yıllık rektörlük görevini Prof. Dr. Ahmet Akkaya'ya devreden Prof. Dr. Orhan Uzun, görevini büyük bir onur ve gönül rahatlığı ile devrediyor olmanın gururunu yaşadığını söyledi.
Uzun, üniversitenin İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonundaki törende yaptığı konuşmada, 'Hayat dediğimiz yolculuk, bazen bir veda anında bütün anlamını kazanır. Bugün burada sizlerle birlikte olmanın onurunu ve bir dönemin nihayete erdiği bu kıymetli zaman diliminde konuşma yapıyor olmanın derin duygusunu yaşıyorum. Hayatımın en anlamlı yürüyüşlerinden birinin sonunda, yeni bir başlangıcın arifesinde düzenlenen bu törene hepiniz hoş geldiniz. Bartın Üniversitesi Rektörlüğü görevini sekiz yılın ardından büyük bir onurla ve gönül huzuruyla devrediyor olmanın hem duygusunu hem de sorumluluğunu taşıyorum.' Dedi.
Başarılamaz denilenleri başarmanın onurunu yaşadıklarını kaydeden Uzun şöyle devam etti: 'Bu görev, benim için sadece bir iş değil;birlikte kurduğumuz bir değerler ekosistemi, birlikte yazdığımız bir başarı hikyesi oldu. Burada görev yaparken yalnızca Üniversitemizin değil, bu güzel şehrin, bu ülkenin, bu coğrafyanın kaderine ortak olduk. Kendi kaderimizi milletimizin kaderine bağladık. Çünkü biz yükseköğretimi sadece bir eğitim faaliyeti olarak değil; kalkınmanın, dönüşümün, değişimin en güçlü kaldıraçlarından biri olarak gördük. İlk günden itibaren üniversitelerin sadece bilgiyi aktaran değil, düşünen, üreten ve yön veren yapılar olduğuna inandık. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın yükseköğretimde fırsat eşitliğini esas alan vizyonunun, Bartın'da bilim, kalite ve kalkınma ekseninde vücut bulmasına öncülük ettik. Yükseköğretim Kurulumuzun koordinasyonunda ve YÖK Başkanımız Prof. Dr. Sayın Erol Özvar'ın liderliğinde büyük bir gayretle çalıştık, yeni fakülteler, yeni bölümler açtık. Türkiye'nin 81 ilinden ve dünyanın 61 farklı ülkesinden öğrencileri olan, tercih edilen bir üniversite olduk.
Rekabetten çekinmedik
Kararlılıkla sürdürdüğümüz çalışmalarımızla Bartın Üniversitesini ulusal ve uluslararası sıralamalarda üst sıralara taşıdık. Birlikte hayal kurduk, birlikte çalıştık, birlikte ürettik. Bartın Üniversitesini, BARÜ markası altında birleştirdik ve bu markayı her geçen yıl, her geçen dönem hatta her geçen gün daha ileriye taşımanın gayretinde olduk. Ve evet başardık. Henüz 17 yaşında bu üniversitede yapılamaz, olmaz diye düşünülen, birçok başarıyı gururla yarınlarımıza armağan ettik.
Webometrics'te 8 yılda 5 bin 486 basamak yükseldik. Dünyanın en bilinen yükseköğretim derecelendirme kuruluşlarından biri olan Times Higher Education sıralamalarında; Henüz 17 yaşında bu üniversite ile dünyanın en iyileri arasına girdik. Henüz 17 yaşında bu üniversite ile 'Araştırma Kalitesi' göstergesinde dünyada 455'inci olduk. Türkiye'de devlet üniversiteleri arasında ilk sırada yer aldık. 14 öğretim üyemizle Stanford Üniversitesi tarafından dünyanın en etkili bilim insanları listesinde gösterildik. Türkiye'nin enlerinden olan TÜBİTAK'ın en önemli proje çağrısında 2 bilim insanımızın 'Ulusal Lider Araştırmacı' olarak ilan edilmesiyle öne çıktık. İhtisaslaşma alanına dhil edilme başarısı gösteren kurumlardan biri olarak bölgemizden başlayarak ortak yarınlarımıza değer kattık. Aldığımız ödüllerle, ulusal ve uluslararası platformlarda elde ettiğimiz derecelerle başarılarımızı taçlandırdık. Henüz 3 gün önce TÜBİTAK tarafından açıklanan sonuçlara göre üniversitemizin bilim vizyonunu sınırların ötesinde, çok ötesinde Antarktika'ya taşıyacak olmanın müjdesini aldık. Evet… Bartın Üniversitesinin projesiyle bilim insanlarımız 2026 yılındaki 10. Ulusal Antarktika Bilim Seferi'ne katılacak. Türkiye'nin dünyada kutup bilimleri konusunda yaptığı özgün bilimsel çalışmalarla öncü ülkeler arasında yer alma vizyonuna katkı sunulacak.
Sadece akademik ve idari insan kaynağımızla değil öğrencilerimizle de birlikte yürüdük, birlikte başardık. Her 10 öğrencimizden biri proje üretti. Türkiye'nin en fazla öğrenci projesi üreten yükseköğretim kurumlarından biri olarak 6 yılda 1.120 projeye ulaştık. Elektrikli araçlardan insansız su altı sistemlerine, İHA'lardan roketlere spordan mühendisliğe çok sayıda alanda gençlerimizin aldığı ödüllerle gurur duyduk. Dünya, Avrupa ve Türkiye şampiyonu sporcularımızla Türk sporuna katkı sunduk. Olimpiyatlarda ay-yıldızlı bayrağımızı gururla dalgalandırdık. Dile kolay. Bu başarıların elbette hiçbirisi tesadüf değildi. Çünkü hep birlikte inandık, çalıştık, gayret ettik. Bartın'ın ve ülkemizin geleceğine değer katmak için her daim yanımızda oldunuz. Şükranlarımı sunuyorum.
Kıymetli Meslektaşlarım, Değerli Çalışma Arkadaşlarım, Tarih bize şunu gösterdi ki ülkemizin toprakları bereketli topraklardır. Sadece yer altı ve yer üstü kaynaklarından değil. Üzerinde yaşadığımız topraklar ülkesine bağlı, sorumluluk sahibi ve gayretli insanlarıyla da son derece bereketli topraklardır. Sizlerle yol arkadaşlığı yapmaktan büyük bir onur duydum. Başarılarınızın daim olmasını diliyor, her birinize içtenlikle teşekkür ediyorum. Saygıdeğer Ramazan Kaplan Hocam, 2017 yılında sizden aldığımız bayrağı daha yukarılara taşımak için büyük bir gayret gösterdik. Bugün ulaştığımız noktada bayrağı büyük bir gönül huzuruyla devredecek olmanın gururunu yaşarken sizlere en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Ve inanıyorum ki, Prof. Dr. Ahmet Akkaya hocamızla Bartın Üniversitesi ailesi büyümeye, gelişmeye, ilerlemeye devam edecek. 'Türkiye Yüzyılı'nda silinmeyen izlerle tarihteki yerini tüm bileşenleriyle birlikte alacak. Bu vesileyle kıymetli hocamıza hoş geldiniz diyor, başarılarının daim olmasını diliyorum.
Son olarak kıymetli eşime ve sevgili çocuklarıma özel bir teşekkür etmek istiyorum. Görevimin getirdiği yoğunlukta sabırlarıyla, anlayışlarıyla ve sevgileriyle bana güç verdiler. Fedakrlıkları, verdikleri emekler ve her daim hissettirdikleri manevi destekleri için minnettarım. Bu anlamlı yolculukta en büyük teşekkürü hak eden aileme, en kalbi duygularımla teşekkür ediyorum. Ve sözlerimi Mevlana Hazretleri'nden bir alıntıyla tamamlamak istiyorum; Ne güzel söylemiş. Her gün bir yerden göçmek ne iyi, Her gün bir yere konmak ne güzel. Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş. Dün dünle beraber gitti cancağızım, Ne söz varsa düne ait, Şimdi yeni şeyler söylemek lazım. Bugüne kadar yüksek bir sorumlulukla taşıma gayretinde olduğum emaneti huzurlarınızda devrediyor ve, Hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Allahaısmarladık.'