'Turizm gelirini insan canından üstün görenler hesap verecek'
CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, Meclis'te Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 2026 bütçesi hakkında konuştu.
CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, Meclis'te Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 2026 bütçesi hakkında konuştu.
Denetimsizlik, liyakatsizlik ve sorumluluğu başkasına atma çabası
Son 23 yılda yaşanan faciaların 'olağan' hale geldiğini iddia eden CHP'li Bankoğlu, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda şunları söyledi: 'Bu yıl normalde bütçe kalemlerini konuşmamız gereken komisyonlarda, ne yazık ki yaşanan faciaları konuşuyoruz. Çalışma Bakanlığında iş cinayetlerini, Aile Bakanlığında kadın cinayetlerini, Gençlikte başka bir skandalı ve bugün de ne yazık ki tam 78 canın hayatını kaybettiği, onlarca yaralının olduğu Kartalkaya faciasını konuşuyoruz. Yaşadığımız tüm faciaların ortak özelliği: denetimsizlik, liyakatsizlik ve sorumluluğu başkasına atma çabası… Otelin doluluk oranının yüzde 80 civarında olduğu, tatil nedeniyle yoğunluk yaşandığı bir anda; restoran bölümünde başlayan bir yangın ve insanların yapayalnız, çaresiz kendisini ve ailesini kurtarma çabasını izledik. İnsanlar, çocuklar, öğretmenler, sporcular, yanarak, boğularak, panikle binadan atlayarak öldüler. Duman detektörü çalışmıyor, yangın alarmı çalmıyor, temel güvenlik önlemleri alınmamış bir yer. Denetimin açıkça yapılmadığı, suçun başkasına atıldığı, soruşturma izinlerinin verilmediği ancak kamuoyundan tepkiler gelince önlemlerin konuşulduğu bir faciaya yine tanık olduk.
Sorumluluk almanız için kaç facia daha yaşanmalı sayın bakan?
Ben Bartın Milletvekili olarak bu utanmazlığa, bu sorumsuzluğa hiç yabancı değilim. 3 yıl önce Amasra'da da aynı şeyi yaşadık. Tıpkı Kartalkaya gibi, kader denildi, fıtrat denildi, soruşturma izni verilmedi, ailelerin acısı dinlenmedi, yetkililer korundu. Gerçek sorumlulara dokunulmadı.
Sayın Bakan bu anlayış, sadece sizin Bakanlığınıza değil tüm Saray yönetimine has bir özellik… Kartalkaya faciası da, sizin bakanlığınızın denetimsizliği ve ihmalkrlığının sonucu yaşandı. 296 gün geçmiş, Bakanlığınızda bir tane istifa, bir tane görevden alma yok. Soruşturma taleplerini reddettiniz. Gerçekten insanın aklı almıyor! Yangının ardından yayınlanan raporlar ortada: temel güvenlik donanımlarında ciddi eksikliklerin olduğu tespit edilmiş. Bu tespitlere göre denetim görevinizi neden yerine getirmediniz sayın Bakan? İhmallerinizden dolayı kaç kişinin hayatını kaybetmesi, sorumluluk almanız için kaç facia daha yaşanmalı sayın Bakan?
Bakana değil, turizmci Mehmet Nuri Ersoy'a soruyorum
Bakan olarak birazdan çıkıp 'şu kadar otelin ruhsatı iptal edildi, şu kadar otel denetlendi' gibi bir açıklama yapacaksınız. Bu acılar yaşanmadan önce üzerinize düşen görevleri yapmadığınız için şimdi bu rakamlara sığınıyorsunuz. Kültür ve Turizm Bakanı olarak değil, profesyonel bir turizmci olarak, 10 otelinizle Türkiye'nin en büyük oteller zincirlerine hatta bir zamanlar hava yolu şirketine sahip patron Mehmet Nuri Ersoy'a sormak istiyorum. Otelinizde konaklarken, yemeklerinizi yerken, havuzlarınıza girerken, uçaklarınızla yolculuk ederken işletmelerinizin tümünde devlete ve firmalarınıza güvenerek canını size emanet etmiş kişilere karşı vicdani bir sorumluluk hissettiğiniz oldu mu? Yoksa atanmış bir bakan olarak AKP hükümeti ve bağlı organların her yerine nüfuz etmiş olan iş bilmezliğin, nasıl olsa hallederizciliğin, rüşvetin, yalanın insanların canına ml olduğu halde istifa bile etmemenin, hesap vermemenin rahatlığı ve vicdansızlığı içinde kendinizi güvende mi hissediyorsunuz?
İnsan canı üzerinden 'turizm paketi' satan anlayış hesap vermeli
Sayın Bakan, bu konuşma, bir acı değil; bir uyarı ve bir hesap çağrısıdır. Ben sizden hesap vermenizi bekliyorum. Sadece sizden de değil, bize bu acıları bırakan, her haftaya bir facia sığdıran, ülkeye yangının, selin, depremin, önlenebilir her facianın travmasını bırakan bu zihniyetin hesap vermesini istiyorum. Turizm gelirini insan canından üstün gören şahsınızın hesap vermesini istiyorum. İnsan canı üzerinden 'turizm paketi' satan, denetimsiz büyümeye göz yuman, para için insanları riske atan bu anlayış hesap vermeli. İnsanların adalet taleplerini sakın küçümsemeyin. Her faciadan sonra 'nasılsa unutulur gider' diyen anlayışın dönemi er geç sonlanacak. Kartalkaya'nın, Amasra'nın, Soma'nın, Çorlu'nun, Aladağ'ın, deprem enkazlarının, selde kaybolanların, yangında göz göre yananların hesabı bir bir sorulacak.