Mantara dikkat!
Sonbahar mevsimiyle birlikte artan mantar tüketimine dikkat çeken Dr. Öğretim Üyesi Hasan Burak Kaya, şehir efsanesi haline gelen yanlış bilgiler sebebiyle mantar zehirlenmelerinin yaşandığını söyleyerek, Özellikle 24 saat ve daha sonrasında ortaya çıkan belirtileri veren mantar türleri de var. Bunlar karaciğer ve böbrekleri ciddi etkileyebilen kalıcı hastalar oluşturabilen mantar türleri, mantar tüketmek isteyenler için bilmedikleri mantarı kesinlikle tüketmemelerini öneriyoruz dedi.
Sonbahar mevsimiyle birlikte artan mantar tüketimine dikkat çeken Dr. Öğretim Üyesi Hasan Burak Kaya, şehir efsanesi haline gelen yanlış bilgiler sebebiyle mantar zehirlenmelerinin yaşandığını söyleyerek, 'Özellikle 24 saat ve daha sonrasında ortaya çıkan belirtileri veren mantar türleri de var. Bunlar karaciğer ve böbrekleri ciddi etkileyebilen kalıcı hastalar oluşturabilen mantar türleri, mantar tüketmek isteyenler için bilmedikleri mantarı kesinlikle tüketmemelerini öneriyoruz' dedi.
Sonbaharın gelmesiyle vatandaşlar özellikle hafta sonlarında mantar toplamak için ormanlık alanlara gidiyor. Ormanlık alandan topladıkları mantarları yiyen birçok kişi, mide bulantısı, kusma, ishal, baş dönmesi gibi şikayetlerle Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne başvuruyor. Mantardan zehirlenme vakalarında artış görülmesi üzerine Kastamonu Üniversitesi Tıp Fakültesi aynı zamanda Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Hasan Burak Kaya, uyarılarda bulundu.
'Mantarları görünüşe göre zehirli ya da zehirsiz diye ayırt etmek mümkün değil'
Sonbahar mevsimiyle birlikte artan mantar tüketimine dikkat çeken Dr. Öğretim Üyesi Burak Kaya, vatandaşları mantar zehirlenmelerine karşı daha bilinçli olmaya davet etti. Yağışların ardından doğada birçok mantar türünün ortaya çıktığını söyleyen Kaya, mantarların görünüşüne bakılarak zehirli ya da zehirsiz ayrımı yapmanın mümkün olmadığını belirterek, 'Sonbaharın gelmesiyle beraber yağışlarla birlikte ormanlarımızla birçok mantar türü ortaya çıkıyor. Halkımız mantar toplamayı seviyor. Mantar tüketmeyi de seviyorlar. Yalnız şöyle bir sağlık sorununa karşılaşıyoruz, bu mantar doğadan toplanan mantarların zehir ya da zehirsiz ayrımı yapmak görüntüyle çok mümkün olmuyor. Onun için mantarla alakalı zehirlenme sorunları yaşayabiliyoruz. Halk arasında mantarlar yıkandığında, kaynatıldığında ya da kurutulduğunda içindeki zehirleri gider gibi yanlışlar var. Ne yazık ki bu zehirler bu yöntemlerle temizlenemiyor. Dışarıdan bakıldığı zaman da mantarlar, zehirli ya da zehirsiz ayrımı yapmak çok zor. Geç dönemde de ortaya çıkabiliyor. Genellikle 26 saatte ortaya çıkan bulantı, kusma, karın ağrısı gibi sindirim sistemi vurgularıyla karşılaşabiliyoruz. Özellikle 24 saat ve daha sonrasında ortaya çıkan belirtileri veren mantar türleri de var. Bunlar karaciğer ve böbrekleri ciddi etkileyebilen kalıcı hastalar oluşturabilen mantar türleri, mantar tüketmek isteyenler için bilmedikleri mantarı kesinlikle tüketmemelerini öneriyoruz. Kültür mantarları iyi üreticilerin ürettiği kültür mantarları tercih edilebiliyor mantar tüketmek isteyenler için. Yine mantar toplamak isteyenler de bir bilir kişiyle mantar konusunda uzman olan kişilerle toplaması daha uygun olacaktır. Mantar tüketiminden sonra herhangi bir belirtiniz olduğunda bir sağlık kuruluşuna başvurun. Son olarak mantar tüketmek isteyen vatandaşlarımız bilmediği mantarı kesinlikle tüketmesinler. Emin olmadıkları mantarı kesinlikle tüketmesinler. Güvenilir üreticilerden mümkünse tüketmeye gayret göstersinler. Bazen önlem almak bir hastalığı tedavi etmekten daha kolay ve daha etkili olabiliyor' dedi.
Sessiz katil karbonmonoksit zehirlenmelerine karşı baca ve şofbenlerin bakımlarını yaptırın uyarısı
Soğuyan havalarla ve yaklaşan kışla birlikte karbonmonoksit zehirlenmelerine karşı da uyarılarda bulunan Dr. Öğretim Üyesi Burak Kaya, 'Karbonmonoksit bilindiği üzere kokusuz, renksiz, tatsız ve zehirli bir gaz. Bu yüzden ona sessiz katil adı veriliyor. Yanlış kurulan sobalar, tıkalı bacalar ve arızalı şofbenlerin ortama sızdırmasıyla birlikte zehirlenmelere sebep olabiliyor. Karbonmonoksit, kanımızdaki oksijenin yerini alarak hücrelerimizi oksijensiz bırakıyor. Böylelikle beyin ve diğer organlar etkilenebiliyor. Şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma, baş dönmesi, sersemlik hissi, kas ağrıları, halsizlik gibi belirtiler ortaya çıkartabiliyor. Havaların soğumasıyla beraber özellikle kırsal kesimlerde yakılan sobalarla bu tip zehirlenme olgularıyla daha fazla karşılaşabiliyoruz. Aile fertlerinin biri veya daha fazlasından benzer olaylar ortaya çıkmaya başlıyorsa karbonmonoksit zehirlenmelerinden de şüphelenmekte fayda var. Evde soba veya şofben kullanıyorsanız bu belirtileri kendinizde ya da yakınınızdakini de fark ettiğinizde karbonmonoksit zehirlenmesinden şüphelenilmek gerekiyor' diye konuştu.
Karbonmonoksit zehirlenmelerinde alınması gereken önlemlerden de bahseden Kaya, 'Özellikle kış öncesinde şofben, bacalar ya da kombilerin bakımlarının düzenli yapılması ya da temizliklerin yapılması önem arz etmektedir. Rüzgarlı havalarda soba yakma konusunda daha dikkatli olunması gerekiyor. Çünkü ters rüzgarlar bu çıkacak olan dumanı tekrar evin içine verip zehirlenmeye sebep olabilir. Havalandırma menfezlerinin kombi ya da şofben bulunan ortamlardaki ya da soba bulunan ortamlardaki havalandırma yerlerinin kapalı olmaması önemli ve böyle de temiz hava bu sirkülasyonu sağlayabiliyor. Elde edebilenler için de karbonmonoksit dedektörleri var. Karbonmonoksit dedektörleri de böyle bir sızdırma olduğu zaman uyarı verecek, bunlar da temin edilebilir. Karbonmonoksit zehirlenmesi acil bir durumdur. Şüphelendiğiniz zaman pencereleri açın, ortamı havalandırın ve daha fazla maruz kalmamak için ortamdan uzaklaşmanız gerekiyor. 112 acil yardımı hattını arayın ve bir sağlık kuruluşuna başvurun. Kendinizi ve sevdiklerinizi bu görmez tehlikelerden korumak için alınabilecek önlemler bazen hayat kursları olabiliyor' şeklinde konuştu.