Bartın'da durum ne?

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2025 yılına ilişkin 'Yoksulluk ve Yaşam Koşulları İstatistikleri'ni açıkladı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2025 yılına ilişkin 'Yoksulluk ve Yaşam Koşulları İstatistikleri'ni açıkladı.

Türkiye'de bu yıl eş değer hane halkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak tespit edilen yoksulluk sınırına göre yoksulluk oranı yüzde 13 olarak belirlendi.

Bu kapsamda, eş değer hane halkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk sınırına göre yoksulluk oranı 2025 yılında 0,6 puan azalarak yüzde 13 oldu.

TR81 Zonguldak, Karabük ve Bartın Bölgesinde DE göreli yoksulluk oranı yüzde 7,8 oldu.

Medyan gelirin yüzde 60'ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre hesaplanan yoksulluk oranı ise bu yıl 0,6 puan azalışla yüzde 20,6'ya düştü.

Eş değer hane halkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 40'ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre yoksulluk oranı geçen yıla kıyasla 0,7 puan gerileyerek yüzde 6,2 oldu.
Medyan gelirin yüzde 70'i dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre hesaplanan yoksulluk oranı ise geçen yıla kıyasla 0,2 puanlık azalışla yüzde 28,7 olarak kayıtlara geçti.

Eğitim yoksulluğu belirliyor

Yoksulluk oranları, bireylerin eğitim düzeyine göre anlamlı farklılıklar gösterdi. Herhangi bir okul bitirmemiş bireylerin yüzde 23,8'i yoksulluk sınırının altında yer aldı. Lise altı eğitimlilerde bu oran yüzde 13,0, lise ve dengi okul mezunlarında yüzde 7,5 olurken, yükseköğretim mezunlarında yalnızca yüzde 2,5 olarak tespit edildi. Veriler, eğitim seviyesinin yoksulluk riskini azaltmadaki belirleyici rolünü ortaya koydu.

Hane yapısı yoksulluk riskini değiştiriyor

Yoksulluk oranları hane tiplerine göre de farklılaştı. Çekirdek aile bulunmayan hanelerde yoksulluk oranı yüzde 3,9 ile en düşük seviyede gerçekleşti. Bu grupta bir yıl içinde 6,9 puanlık düşüş kaydedildi. Tek kişilik hanelerde oran yüzde 5,4, yalnızca bir çekirdek aileden oluşan hanelerde yüzde 12,9, çekirdek aile ve diğer bireylerin birlikte yaşadığı hanelerde ise yüzde 17,5 olarak ölçüldü.

Maddi ve sosyal yoksunluk azalsa da yaygın

Yoksulluğun yaşam koşullarına yansımasını gösteren maddi ve sosyal yoksunluk oranı yüzde 11,9 oldu. Ekonomik nedenlerle 13 ihtiyaç maddesinden en az yedisini karşılayamayan bireylerin oranı, önceki yıla göre 1,4 puan azaldı. Tatil yapamama, yeterli beslenememe, ısınma ve internet erişimi gibi temel ihtiyaçlar bu kapsamda değerlendirildi.

Sürekli yoksulluk oranı yüzde 13,6 seviyesinde kaldı

TÜİK'in dört yıllık panel verileriyle hesaplanan sürekli yoksulluk oranı yüzde 13,6 olarak belirlendi. Bu oran, hem 2025'te hem de önceki üç yılın en az ikisinde yoksulluk yaşayan bireyleri kapsıyor. Dört yıl boyunca hiç yoksulluk yaşamayanların oranı yüzde 75 olurken, dört yıl boyunca sürekli yoksulluk içinde kalanların oranı yüzde 3,9 olarak kaydedildi.

En yüksek yoksulluk Trakya'da, en düşük Şanlıurfa-Diyarbakır'da

İBBS 2. Düzey bölgelerine göre yapılan hesaplamalarda en yüksek göreli yoksulluk oranı yüzde 14,5 ile Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli'ni kapsayan TR21 bölgesinde görüldü. İkinci sırada yüzde 14,3 ile Kastamonu, Çankırı ve Sinop'un yer aldığı TR82 bölgesi bulunuyor. En düşük yoksulluk oranı ise yüzde 4,6 ile Şanlıurfa ve Diyarbakır'ı kapsayan TRC2 bölgesinde kaydedildi.

Çocuklar yoksulluk ve dışlanma riskinde başta geliyor

Yoksulluk, sosyal yoksunluk veya düşük iş yoğunluğundan en az birine maruz kalan nüfusun oranı yüzde 27,9 oldu. Bu oran, 0-17 yaş grubunda yüzde 36,8'e yükseldi. Çocukları yüzde 25,1 ile 18-64 yaş grubu ve yüzde 22,8 ile 65 yaş üstü bireyler izledi.

Barınma sorunları geniş kitleleri etkiliyor

Türkiye genelinde nüfusun yüzde 28,8'i sızdıran çatı, nemli duvarlar ya da çürümüş pencere çerçeveleri gibi barınma sorunları yaşadığını belirtti. Isınma sorunuyla karşı karşıya olanların oranı yüzde 27,9 olurken, çevresel kirlilikten etkilenenlerin oranı yüzde 22,1 olarak açıklandı.

Temel harcamalar ulaşılamaz hale geldi

Verilere göre, evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayamayanların oranı yüzde 50,5 oldu. İki günde bir et, tavuk ya da balık içeren öğün tüketemeyenlerin oranı yüzde 35,1 olarak ölçüldü. Beklenmedik harcamaları karşılayamayanların oranı yüzde 25,1, ısınma ihtiyacını karşılayamayanların oranı ise yüzde 19,6 olarak kaydedildi.

Özel Haber

Bakmadan Geçme