Diyetisyen Ümmü Gülsüm ETYEMEZ

GARANTİ KİLO KAYBI İÇİN OKUYUNUZ

Diyetisyen Ümmü Gülsüm ETYEMEZ

Evet, herkese merhabalar! Bu hafta sizlerle yine zayıflama üzerine konuşmak istiyorum. Düşünün, 3 günde 10 kilo vermeyi, sabah gözünüzü açtığınızda yağlarınızın puff diye yok olduğunu görmek istemez misiniz? “Böyle bir şey mümkün mü?” Diye sorarsanız elbette; bilirsiniz ki masallarda her şey mümkün!

Bana masal anlatma derseniz eğer, gelin yavaş yavaş gerçeklerin dünyasını irdeleyelim..

Gün geçmiyor ki merdiven altı sağlık uygulamalarındaki gelişmeler alıp başını gitmesin. Bir karışımla mucizevi kilo kayıpları vadedenler mi dersiniz; üç beş kutu karışım için tonla para isteyenler mi dersiniz..  Bizler sağlığın primi olmaz diye bas bas bağırsak da zayıflama sektörü öyle bir hal aldı ki bu gözler; kilolarla konuşarak zayıflama yöntemini bile gördü! Evet evet, kilolarımızla konuşarak onları darlıyoruz; onlar da sıkılıp eriyelim bari diyecekler; başka bir açıklaması olamaz! Bir de düşünce gücüyle zayıflama var(mış); unutmayalım. Biz zayıflamak için olayı önce beyninizde bitirin derken yanlış anlaşılmış olacak ki işi hemen ticarete dökenler olmuş. 3 kere “zayıfla, zayıfla, zayıfla” derseniz 3 kg; 5 kere “zayıfla, zayıfla…” derseniz 5 kg veriyorsunuz arkadaşlar; inanılır gibi değil(!)

Güldük eğlendik, şimdi bilimden söz edelim, gerçek bilimden. Herkesin kendi işini yapması, yaptığı işi de saygı duyarak yapması asıl mesele bana göre. Her kafadan yüzlerce ses çıkınca bu halk, merdiven altı doktorlara da gitti, çakma diyetisyenlere de. Halkımıza bir şeyler öğretmeden önce, öğreteceğimiz konu hakkında bilinçlendirmeliyiz ki neyi neden yaptığımızı/yapmadığımızı bilsin, sorularına tatmin edici cevaplar bulabilsin. İşinin uzmanı kişiler zaten sizlerin sorularınız karşınızda bilimsel temelli cevaplar verecektir; hepimiz insanız, olur da hakkında fikir sahibi olmadığımız konu olursa, o zaman da yapılması gereken ilgili bilirkişinin bilimsel çerçevede araştırma yaparak cevap aramasıdır.

Diğer bir mevzu ise sihirli değnek arayışı. Sizi zayıflatacak tek başına mucize bir besin yok. Evet, mucize besinlere inanıyoruz, bizler için gerçekten nimet olan harika özelliklere sahip pek çok besin var. Fakat dediğim gibi hiçbir besin “tek başına” mucizeler yaratamaz. Besinlerin harika güçlerinden maksimum fayda sağlayabilmek için aynı zamanda doğru besinlerle kombine halinde tüketilmesi gerekir. Zayıflamak için de sadece belli bir shake, karışım, kür, besin, ot, çöpe bel bağlamadan sistemli, sağlıklı bir beslenme düzenine geçiş yapılmalıdır. Bu beslenme düzeni, diyetisyeninizin uygun gördüğü besinlerle, diyet programlarıyla desteklendiğinde sağlıkla kilo verimi yaşayabilirsiniz. Şimdi bu cümleyi tekrar okumanızı rica ediyorum. “Bu beslenme düzeni, diyetisyeninizin uygun gördüğü besinlerle, diyet programlarıyla desteklendiğinde sağlıkla kilo verimi yaşayabilirsiniz.” Burada odaklandığınız kelime/kelime gruplarını bulmanızı istiyorum.

..

Çoğunuzun “kilo verimi”ne odaklandığınıza yemin edebilirim ama ispatlayamam; öyle bir durum. Lütfen, bakış açınızı değiştirin. Odak noktanız “sağlık” olsun. Sırf kilo vermiş olmak için kilo vermeyin; sevin kendinizi. Sizden bir tane var; ona iyi bakın, koruyun, iyileştirin. Bu kilo meselesini de kafanızda büyütmeyin. Kilo bu, alınır da verilir de. Çözümü var bir kere, gerçekten “sağlıkla” isteyene. Ha bir de hiçbir zaman aynalar yüzünden kendinize savaş açmayın; inanın bir diyetisyen olarak kilonun sizde yarattığı bu psikolojik baskıya tanıklık etmek beni üzüyor. Evet, önce beyninizde bitirin bu zayıflama işini. Kararlı olun, sabırlı olun, istikrarlı olun. Bulunduğunuz konumu asla küçümsemeyin. Başarılı olmak için illa 3 günde 10 kg vermek zorunda değilsiniz. Bir haftada x gram bile verseniz; unutmayın ki başlangıç noktanızdan öndesiniz. Zayıflama serüveninde en büyük motivasyon kaynağınız kendiniz olmalısınız. Siz istemedikten sonra dünyanın en iyi psikologları, yaşam koçları, danışmanları da gelse sizi ikna edemez, biliyorsunuz.

Karar verdik, şimdi harekete geçiyoruz. Rotamız ticari amaçlarla afaki sonuçlar vadeden pazarlamacılar değil; sağlıkla olması gerekeni anlatan bir uzman olmalı. Yoksa bu afaki sonuçlara sıvı kayıpları, kas kayıpları, ileri vadede böbrek, karaciğer hastalıkları ve mental bozukluklar da dâhil, bizden söylemesi.

Başladıktan sonra sürecin uzunluğuna da takılmayın. Emin olun sağlıklı beslenerek kaybedeceğiniz hiçbir şey yok. Aksi hallerde elde edeceğiniz ise koca bir zaman kaybı.

Sözün özü; sizlere güveniyorum. Sırtınızı her zaman bilime dayayın, sorun, sorgulayın. Bugün de yarın da bilimle kalın.

Sağlıkla kalın..

DYT. ÜMMÜ GÜLSÜM ETYEMEZ

@dyt.ummugulsumetyemez

Yazarın Diğer Yazıları